MAYIS AYNın ÜnLüSüÜ?

Emre Aydın

* MTV’de aldığın ödülün, yurtdışında olumlu katkısı oldu mu sana?
Bir sürü katkısı oldu tabii ki. Avrupa’daki gençlerin ekonomik durumu daha iyi olduğu için arşiv yapabiliyorlar. Bu sayede onlara daha kolay ulaşabildik.
* Türk basınıyla aran çok iyi. Peki, yabancı basınla durum nasıldı?
Bence özellikle Britanya basınında bir problem var. Ödül aldıktan sonra yabancı basının başlıklarına baktım. İngiltere’deki gazetelerde “Türk-Müslümanlar da gitar çalmayı biliyormuş” gibi yazılar ve başlıklar gördüm. “Dinledik, ama güzel değil” diyebilirsin, beğenmeyebilirsin, ama öyle bir şey bile yok. Hiçbir şekilde dinlememiş, hatta Emre Aydın’a “band” yazmışlar, yani grup olduğumuzu sanıyorlar.
* Kısacası yabancı basın bize karşı çok taraflı galiba, ama neyse ki buna rağmen sonuç değişmedi. Bugüne kadar seni hayatında en çok mutlu eden şey neydi?
Ailem, sonunda yaptığım işte başarılı olduğumu gördü ve bundan çok memnun oldu. Gerçekleştiği anı net olarak hatırlamıyorum, ama bu beni çok mutlu etti. Müzik, ailelerin tercih etmediği bir şey; haklılar da, çünkü endişeleri var. Biz yıllarca mücadele halindeydik. Bir taraftan İstanbul’la uğraşırken, bir yandan da onlarla uğraşıyordum:) En sonunda “mutlular ve gurur duyuyorlar!” Bunu görünce çok mutlu oldum.
* Şu an nerede ailen, Isparta’da mı?
Hayır, şu anda Antalya’dalar.
* Senin çok büyük bir fan kitlen var. Kliplerinde hiç hayranlarını oynatmayı düşünüyor musun?
Düşünüyorum, ama onu çok iyi organize etmek lazım. Benim öyle bir fikrim vardı, fakat onu yaparsam kimsenin kızmaması, kimsenin küsmemesi lazım. O dengeyi kurabilirsek, güzel fikir. İleride bunu yapabiliriz.
* Senin kendine has bir giyim stilin var. Örneğin hiç ceketsiz çıkmıyorsun. Üzerinde taşımaktan hoşlandığın takı veya aksesuarların da var mı?
Yok, sadece saçımı yapamadığım zaman şapka, gömleğimi ütüleyemediysem, atkı, fular takıyorum:) Küpelerim vardı, onların da hepsini aldılar. Şaka yapmıyorum, kulağımdan aldılar:)
* :) Ütülerini kim yapıyor?
Gitarcım yapıyor, o da yapamıyor aslında:) Önünü yapıyor, kollar kalıyor:)
* Kız arkadaşın yok mu şöyle, gömleğini ütüleyecek?
Yok:)
* Hoş, olsa da senin kız arkadaşların ütü yapmaz herhalde:)
:)
* Zamanı geri alma şansın olsa, hangi ana dönerdin?
Paranın olmadığı zamanlara, insanların takas usulü yaşadığı dönemlere dönmek isterdim. Aslında öyle bir zaman makinem olsa, çok kurcalamazdım herhalde, gerek yok bence. Geleceğe gitmek istemezdim, ondan eminim. Geçmiş de çok cazip gelmedi şimdi bana. O işler tehlikeli işler bence:) Zaten zaman makinesi gelecekte icat edilmiş olsaydı, gelecekten insanlar şimdiki zamana gelmezler miydi? Gelmediklerine göre böyle bir makine icat edilmedi. Ya da çok iyi saklıyorlar:)
* En çok sevdiğin sinema filmi hangisi?
“Karpuz Kabuğu’ndan Gemiler Yapmak”
* En sevdiğin renk nedir?
Siyah ve mor.
* En son okuduğun kitap?..
Menajerime hediye ettiğim kitaptı. Önce kendim okudum, sonra ona hediye ettim, şimdi itiraf ediyorum:) İhsan Oktay Anar’ın “Puslu Kıtalar Atlası”ydı.
* En çok gitmek istediğin yer?..
Dünyanın herhangi bir yerinde sakin bir yeri tercih ederim herhalde. Deniz kıyısı olabilir. Çok özel bir yer yok aklımda.
* Televizyonda en sevdiğin program hangisi?
“Avrupa Yakası”nı denk gelirse seyrediyorum.
* Seni bir bölüm konuk oyuncu olarak çağırsalar, oynar mısın?
Ben o tip şeylere girmek istemiyorum. Yapamayacağım için girişmiyorum.
* Belki yaparsın?
Belki, ama ya yapamazsam! Sonradan görüp “Ne yaptım ben?” demek istemem. Konuk oyunculuk olabilir, ama oyunculuk zannetmiyorum. Bir şey olur da değişirsem, biraz ders alıp daha az madara olacağım bir duruma gelerek, yaparım belki:)
* Balık hafızalı bir sevgilin olsa, her sabah yeniden tanışmak zorunda olsan ve her gün onu yeniden tavlasan, nasıl olurdu?
Bir süre sonra eğlenceli olmaktan çıkardı. Sabah uyandığınızda sizi polise şikayet edebilecek bir sevgili riskli olurdu. İlişkilerde arada sırada ufak kavgalar tat oluyor ve sizi yerden alıp havaya kaldırıyor. Ama her gün sıfırdan başlanan bir şey çok yorucu olurdu. Zaten hayat yeteri kadar yorucu, özel hayatınızda huzuru aradığınız insan da sizi zorlarsa olmaz.
* Sence aşkın matematiği var mı?
Benim açımdan yok. Her ilişkimi farklı yaşamışımdır. Bazılarında dünya tatlısı bir adam oldum, bazılarında karşımdakine dünyayı zehir ettim:)
* Yağmurlu bir günde, evdesin, yalnızsın… Ne yapıyorsun?
Müzik dinlerim, video izlerim, internette gezerim, ama mutlaka pencereye yakın bir yerde otururum. Pencerem de açıktır, çünkü çok severim yağmur kokusunu.